Konuğumuz Ercan Kazdal

Ercan Kazdal için Ç.Rizespor ne ifade ediyor?

-Bana göre Başta Memleketimin, çocukluğumun ve hayallerimin özlemi; ancak biraz daha detaya girersek,  İlimizin Ülke ve Dünya’ya tanıtımında çok büyük pay sahibi olabilecek büyük bir platform. Ülkemizin önemli illerinden birisi  Rize, kültürümüzün zenginliği,başta çay olmak üzere tarımın önemli şehirlerinden ve  iş adamlarımızın yanı sıra  siyasetinde çok önem arz ettiği bir il’in spor kulübü… Karadeniz’i temsil edebilecek,  büyük bir camia. Güzel Rize’mizin futbola olan tutkunluğunun aynası.

-Maçları büyük bir heyecanla TV ekranlarından canlı olarak hemen her hafta izleme fırsatı bulabiliyorum. Zaman buldukça Rize’ye gidip maçı statta izleyebiliyorum ve bazı deplasman maçlarına da gidiyorum. Ayrıca Rize sporla alakalı olarak başta Rizespor’un resmi web sitesi olan buradan ve diğer internet sitelerinden de devamlı olarak takip ediyorum.

Rize’de yaşadığınız yıllarda bu durum nasıldı?

-Rize’deyken daha çok maça gidebiliyordum, içerdeki maçlar çok sıcak atmosferde yaşanıyordu, o yıllara dönmeyi çok isterdim…

Çaykur Rizespor maçlarından unutamadığınız bir anınız var mı? Bizimle paylaşır mısınız?

-Evet, heyecanla izlediğimiz unutamadığım birçok maç vardır. En çok Türkiye’nin önde gelen takımlarına karşı aldığımız galibiyetler… Rize deplasmanı bütün takımların çekindiği yılları hatırlıyorum, bir de hiç unutmam Erzurum sporla kıyasıya bir rekabet içinde olduğumuz bir haftaydı her iki takımın taraftarı arasında istenmeyen bazı tatsızlıklar yaşanmıştı doğrusu, Allah’tan kötü bir olay yaşanmamıştı; ancak şunu söyleyebilirim ki taraftarımız dışarıdan hırçın görünüyor olsa da bu yalnızca maç süresi boyunca olmuştur her takımın taraftarı takımını desteklemesi için bunlar normal şeylerdir.

Çaykur Rizespor taraftarının gönlüne taht kuran diline dolanan şarkının sahibisiniz. Marş nasıl ortaya çıktı? Taraftarın duygularına tercüman olan bu şarkının hikayesi nedir?

-Her ne kadar İstanbul’da yaşıyor olsak da; kalbimiz memleketimizle ve de Rizespor aşkıyla atıyor olması açısından takımımızın büyük hedeflere koşmasını gönülden destekliyordum. Yeni bir stat inşaatını duyduğumda çok mutlu olmuştum, ülke genelinde böyle yatırımlara her zaman ihtiyaç olduğunun farkındaydım ve çok mutlu oldum. Yeni stat açılışına bir hafta kala bu yeni atmosfere bir renk katma adına, benim çok sevdiğim ve yakın arkadaşım söz yazarı Ahmet Sarımehmet’in taraftarlar için yazdığı bu sözler beni de çok etkilemişti ve bir hafta boyunca stüdyoya kapanıp bu eseri meydana getirdim.

Stat içerisinde binlerce insan sizin seslendirdiğiniz marşla coştuğunda nasıl bir hissiyat içerisinde oluyorsunuz?

-Anlatılmaz bir duygu benim için. Statta ilk bu marşı duyduğum zaman çok duygulanmıştım hatta gözlerimden yaş geldiğini inkar edemem. İlk başta bir Rizespor taraftarı olarak beni etkilemesi önemliydi; ancak taraftarımızın da aynı duygular içerisinde olduğunu görmek beni çok mutlu etti. Hem kültürümüzü yansıtan bir melodiyi harmanlamak hem de marş havasında bir eser kazandırdığım için çok mutluyum. Rizespor’a hediye ettiğimiz bu marşa bir klip çekmeyi düşünüyoruz bunun için de  Rizesporlu iş adamlarının desteklerini bekliyoruz.

Çaykur Rizespor marşıyla adınızı duyurdunuz ve şimdi ‘’Adımı Sormasınlar’’ adlı albümünüzle müzik piyasasına adımınızı attınız… Çaykur Rizespor size şans getirdi diyebilir miyiz?

-Taraftar beni bu marş sayesinde tanıdı ve gerçekten çok güzel tepkiler aldım albümüm hazırlık aşamasındayken bile benden sabırsızlıkla albüm bekliyorlardı; ”Adımı sormasınlar” albümüm çıktığı günden itibaren bu sevgi seli büyüyerek doldu taştı. Aslında bana şans getirmesinden ziyade takıma şans getirmesini isterdim; ancak birkaç yıldır süper lige çıkmayı başaramadık geç kalmış sayılmayız. İnşallah bu sene bunu başaracağız…

Albümünüzü bize tanıtır mısınız? Nasıl şarkılara yer verdiniz?

-Yaklaşık yirmi yıldır müziğin içindeyim. Piyasada çeşitli yerlerde sahne hayatımı sürdürüyordum. Benim de sevenlerime güzel bir albüm yapmam gerektiğini biliyordum ve yıllarımın birikimi olarak eserler üretiyordum. Sonunda bunu başarabildiğim için çok mutluyum, albüm yapmak için değil albümümün yıllarca dillerde ve zihinlerde kalması için çok çalıştım. Albümde hareketli kıpır kıpır eserlerimin yanı sıra duygusal ve yerel eserlerde bulunmakta, ilk klibimizi  “lamı cimi yok” isimli hareketli eserimize çektik. Devamı da gelecek… Şunu da ayrıca söylemeliyim; sadece Karadeniz’de değil, ülkeme ve dünyaya Karadeniz kültürümüzü tanıtma adına çok farklı eserlerimi albümle birlikte paylaştım. İnşallah ilerleyen yıllarda daha da güzel albümler yapacağım halkımız böyle destek verdiği müddetçe ben de üretmeye devam edeceğim.

Rize için yeni projeler var mı kafanızda tasarladığınız? Varsa bize biraz bahseder misiniz?

-Ben memleketimi ve hemşerilerimi çok seviyorum. Onlarla kucaklaşmak biraz geç gibi görünse de gelecekte daha güzel projelerim tabii ki var. Rizespor için de yepyeni marşlar için çalışmalarımız devam etmekte… Albümlerimin de devamı gelecek. 

Bu sezon için Çaykur Rizespor için ne düşünüyorsunuz?

-Bu sezona her zamanki gibi çok iddialı girdik; içimden geleni söyleyeyim ben bu sezon süper lige çıkacağız başka yolu yok diyorum; çünkü bu takım bu şehir bunu hak ediyor.

 

-Öncelikle bu özel ve güzel röportaj için sizlere çok teşekkür ediyorum. Taraftarlarımıza da sağ duyulu olmayı öneriyorum. Biraz sabredersek bu takım nice başarılara imza atacaktır. Evet,  biliyorum ki bazen tahammül edemiyoruz; ancak yine zararı bize dokunuyor. Sahamızın kapanması hem takımımıza hem de bize zarar veriyor. Maç keyfimizi stattan izleme zevkinden mahrum kalıyoruz. Yalnızca takımımızı ateşlemek adına tezahüratta bulunmak varken,  lütfen başka takım ve kişilere hiçbir söz söylemeyelim. Tüm Rizespor taraftarına, yöneticilere, futbolculara ve de bu yolda emeği geçen herkese çok teşekkürler. Ayrıca Rizespor’un tüm haberlerini yayımlayan siz değerli yazarlara da çok teşekkürler saygılarımla…